Artroskopik Cerrahi Nedir? Kapalı Ameliyat Ne demektir?
Artroskopi işlemi, cilt üzerinde yaklaşık bir santimetrelik küçük kesiler yapılarak delik açılıp eklemlerin içinin çubuk şeklinde bir kamera ile görüntülenmesidir. Önceleri sadece teşhis amaçlı kullanılırken, günümüzde hem teşhis hem tedavi için kullanılmaktadır.

En sık diz eklemi olmak üzere, omuz, ayak bileği, el bileği, dirsek ve kalça eklemini ilgilendiren hastalıkların tedavisinde uygulanmaktadır.

Kamera ile görüntüleme işlemi anestezi altında ve ameliyathane şartlarında yapılır.

Tanı amaçlı basit girişimler lokal anestezi altında yapılabilir ancak tedavi amaçlı girişimsel işlemler için bölgesel ( spinal ) veya genel anestezi (uyutularak) kullanılır.

Görüntüyü elde edebilmek için eklemin içi sıvı kullanılarak şişirilir, işlem sonunda bu sıvı boşaltılır.

Kamerada görünen yapılar 8 ila 20 kat büyütülerek görüntü sağlanır, böylece ayrıntılı bir tanı imkanı vardır. Açık cerrahi sırasında kolay ulaşılamayan bölgeler de görüntülendiği için ayrıntılı bir tanı işlemi yapılabilir. Eklem içinde saptanan sorunların tedavisi açılacak diğer delik veya deliklerden yerleştirilen aletler ile yapılabilir.

Artroskopik cerrahi için en az iki küçük delik kullanılır, değişik bölgelere ulaşmak için bu deliklerin sayısı artırılabilir. ameliyat süresi yapılacak işleme göre değişebilmekle birlikte yaklaşık 20 dakika ile 2 saat arasında değişmektedir.

Bazı hastalıkların tedavisinde, artroskopik cerrahi ve açık cerrahi ile birlikte uygulanabilir.

Artroskopik işlemler sonrasında hastanede kalış süresi yapılan işleme göre değişir. Bazı işlemler sonrasında aynı gün taburcu olunabilirken, bazı durumlarda birkaç gün hastanede yatış gerekli olabilir.

Artroskopik cerrahi hangi hastlalıklarda uygulanır?
Diz ekleminde artroskopi ile yapılan tedaviler:
Menisküs yırtıklarının dikilmesi veya yırtığın temizlenmesi,
ön çapraz bağ yırtığı tamiri, (ön çapraz bağ tamiri ile ilgili yazımı inceleyebilirsiniz)
eklem kıkırdağı sorunlarının düzeltilmesi,
eklem içi biyopsiler,
eklem içi kist ve iyi huylu tümörlerin çıkartılması,
romatizmal hastalıklarda eklemi döşeyen sinovya isimli dokunun çıkartılması,
eklemi ilgilendiren kırıkların tedavisi,
tekrarlayan diz kapağı çıkıklarının tedavisi,
travma veya cerrahi sonrası gelişen eklem hareket kısıtlılıklarının açılması,
kıkırdak ve kemik doku nakilleri

Ayak bileği ekleminde artroskopi ile yapılan tedaviler :

Kıkırdak ayrılmaları veya dökülmesi,
burkulma sonrası meydana gelen doku sıkışmaları,
futbolcu gibi temas sporlarında görülen ayak bileğindeki kemik çıkıntıların temizlenmesi,
eklem içi biyopsiler ve sinovyal zarın çıkartılması,
ayak bileği artrodezi (bozulmuş eklemin hareketsiz ve ağrısız hale getirilmesi için dondorulması),
eklem içi bazı kırıklar

Omuz ekleminde artroskopi ile yapılan tedaviler:

Omuz eklemindeki tekrarlayan çıkıkların tedavisi,
omuz çevresi kas sıkışmaları,
omuz çevresindeki lif kopmalarının tamiri,
donmuş omuz hastalığında eklem hareket kısıtlılıklarının açılması,
eklem içi serbest cisimlerin çıkartılması,
eklem içi kıkırdak ve kiriş (tendon) sorunlarının tedavisi,
sinovyal dokuların temizlenmesi

Artroskopik cerrahinin avantajları nelerdir?
Açık cerrahi sırasında ekleme ulaşmak için sağlam dokuların kesilmesi gerekir. Buna karşın artroskopi işlemi sağlam dokulara zarar vermeyecek şekilde çok küçük deliklerden yapıldığı için, ameliyat sonrası ağrı daha azdır.

Eklemde enfeksiyon ve hareket kısıtlılığı oluşma riski çok daha düşüktür.

Hastanede kalış, günlük yaşam aktiviteleri ve spor aktivitelerine geri dönüş süresi çok daha kısadır.

Yapılan işleme göre değişmekle birlikte açık cerrahi uygulanan hastalara göre fizik tedavi ve rehabilitasyon programına erken başlanabilir.

Artroskopik cerrahinin komplikasyonları nelerdir?
Eklem içinde boşaltmayı gerektirecek şişlik (kan birikmesi), enfeksiyon, derin ven trombozu (toplar damarlarda kan pıhtısı oluşması), yara iyileşmesi sorunları, damar ve sinir yaralanmaları, kullanılan aletlerin eklem içinde kırılması, teknik nedenlerle açık cerrahiye geçilmesi gibi komplikasyonlar görülebilir. Ancak bu komplikasyonların görülme riski çok düşüktür ve binde bir ile yüzde dört arasında değişir.